Perşembe akşamı izleyici ve fotoğrafçıydım (firmalar ve dernekler arası futbol turnuvasında).
Cuma akşamı aynı turnuvada hem oyuncu (futbol!!!), hem fotoğrafçı, hem izleyiciydim.
Turnuvanın kuralları: her takımda en az bir hatun olmak zorunda ve hatunların attığı goller çift sayılmakta...
Ofsayt denen bir kural da olmadığından hatunlar genelde kale dibinde direklik yapar...
Zeynep fubol oynarsa şunlar oluyormuş:
Takım arkadaşları maça hazırlanırken ısınırlar, Zeynep'te ısınır tabi - ama güneşin altında :)
Zeynep futbolcu karısı ya, sahaya kramponsuz çıktığı için ayıplanır :) her futbolcu karısının kramponu olmak zorunda ya...
Zeynep gol atmayı nasılsa beceremeyeceği için defans oyuncularını rahatsız etmeye çalışır.
Baktı gördü onların hızına yetişmek namümkün, bu defa habire kalecinin önüne geçer.
İki defa kalecinin önünü kapatarak gol attırır.
Kırk yılın başında, kale direğinin dibindeyken zeynepin ayağına top gelir, ne yapacağını şaşırarak dışarı atar o geri zekalı topu, pis yuvarlak :)
Zeynep maç aralarında sinirinden fotoğraf makinesine sarılır ve; gol atamıyorum bari stres atayım der.Zeynep, oyunculuğu turnuvaya sonradan gelen kız kardeşine devreder ve transfer teklifi aldım gidiyorum ben bu takımdan der arkadaşlarına... ama aslında o an futbola tövbeler tövbesi eder.
(bu arada zeynep kendi arzusuyla futbol oynamamıştır, hatun futbolcu bulunmadığından takımın diskalife olmaması için yardıma koşmuştur - ancak kıymeti bilinmemiştir =P
Cumartesi gününü hiç anlatmadan es geçeyim, tek şunu söyleyebilirim: kafa karışıkken, bin bir tane şey düşünürken, birşey yapmamakta fayda var.
Kısa örnek: sevgilinin sevgiliden habersiz bir plan yapması sonucu kafada tüm işlerimi nasıl halledicem, nereye ne zaman saat kaçta yetişicem diye soru işaretleri bombardımanına uğrar beyin, evden aceleyle çıkılır (spora), sonra eve dönülür, duş alınır, hazırlanılır, dışarı çıkmadan önce çanta kontrol edilir ve cüzdanın nerede olduğu unutulur, beyin o anda durmuştur zaten. Sonrasında olaylar kendiliğinden gelişiyor ... =)
Pazar gününden kalanlar ise
iki çift kızarmış kol
iki çift yorgun bacak
iki çift tutulmuş omuz
bir adet domates burun
bir adet kavrulmuş ense
Bunlar mı? piknik hatırası diyoruz efendim biz bunlara... =)
Cüzdan Zürihte mi kayboldu acaba derken ütü masasının üzerinde bulunmuştur efendim... ya akıl fikir...
görsel: gugıl
2 yorum:
Yine de güzel olmuş gibi :)
peki simdi biz fotograflari göremicek miyiz kiiiii...
Yorum Gönder