29 Eylül 2015

Havalar sogudu bile




Havalar aniden sogudu. Bu bahar havalari beni her seferinde mahvediyor. Minigim de aliyor nasibini. Aldanip çabucak üsütüveriyoruz. Bir kaç gündür buralar baya bi rüzgarli ve buz gibi esiyor. Ama eve tikilip kalmak da olmuyor iste. Meldanin ögle uykulari geç oldugu icin uyandirip evden cikincaya kadar aksam oluyor. Kahvaltidan sonra bir telas sokaga atmaya calisiyoruz artik kendimizi, ögleye kadar yorulsun da cabucak uyusun diye, kimin yoruldugu ise malum. Iste böyle…


16 Eylül 2015

kizimin yeni kitaplari


2 senedir nereye koyacagima bir türlü karar veremedigim kitaplarim su anda yatakodamda mini kitaplikta yerlerini aldilar ve sanirim uzunca bi süre orada kalacaklar. Genelde yatmadan önce okudugum icin en mantiklisi yanibasimda olmalariydi tabi. Hal böyle olunca, gece veya sabahlari yanimizda gelen minik kusum sabahlari biz uyurken pek bi sever kitapligimdaki kutulara cikmayi, bir kaç kitap alip sayfalarini karistirmayi. Geçenlerde elinde resimli bir kitapla uyuya kalinca, kafama dank etti, neden evde Melda’ya göre fazla kitap yok, dedim kendi kendime. Okuma yazmasi yok ama hep ayni karton bebek kitaplarina bakmaktan o bile bikti.

En iyisimi dedim ben kisa hikayeleri, bol resimleri olan kitaplar alayim kuzuma. Önce aklima benim çocukluk kitaplarim geldi, annemin evinde yillardir dokunulmayan içinde bizim binbir cesit kitaplarimizin oldugu bir kitaplik vardi. Dedim ki oradan güzellerini seçeyim, hem anisi olur ama nerdeee… bizim kitaplar uçmus, artik ne olduysa… anneme soruyorum, attiysa bile attim demeye dili varmiyor heralde, ya da gercekten hatirlamiyor ayirip attigini filan. Kalan son kitaplar da gelen giden çocuklarin elinde perisan olmus, sayfalari dökülmüs yirtilmis vs.

O güne kadar niye akil edip, otu boku kendime saklayan ben kitaplarimi koruyamadigima öyle bir üzüldüm öyle bir içerledim ki… Aklima da hiç gelmedi dogrusu, bir gün çocugum olur da kitaplarimi okuruz diye.

Daha sonra üzüntümü bir kenara birakip, kizima prensesli, prensli, klasik masal hikayelerinden daha farkli hikayeleri olan kitaplar aramaya basladim. Ay öyle güzel seyler varki. Bir servet harcanir. Ama ben tabi o kadar harcayamadim, bir kismini harcadim sadece J Resimlerini çok çok begendigim kitaplarin hikayelerine çok da fazla takilmadan aldim geçtim.
Sonuçta resimlerine bakicaz birlikte, yorum yapicaz. Büyüdügü zaman da aralarinda güzel hikayesi olanlari birlikte okuruz veya yeni kitaplar kesfederiz.

Kiz kardesim bu kitaplari görünce, abla sen bunlari kendine almissin dedi :) ”olabilir” dedim, vermiyorum zaten su anda Melda’ya. Sadece karton kitaplari alabilir :)

Öyle günlük okuma saatlerimiz yok henüz. Mesela uyku öncesi kitap hiç olmuyor. Zor yatiriyorum zaten, bir de isin içine kitap girince iyice uykusu açiliyor. Belki gündüzleri yemeklerden önce, yemeklerden sonra olabilir. Bilemiyorum.

Su anda bir hayalim varsa o da, Melda büyüyünce, kendisine hediye edilen kitaplar için mutluluk duymasi olur. Daha hiç öyle bir çocuk tanimadim hayatimda. Bakalim Melda nasil olacak?

15 Eylül 2015

öyle umdugun gibi olmuyor iste...


Hayat yine yoruyor insanlari...

Ülkemdeki huzursuzluk mu dersin, ülkelerin bitmek tükenmez saçma savaslari yüzünden evinden barkindan kaçmak zorunda kalan mültecilerin drami mi dersin, kutsal topraklardaki ihmalkarlik yüzünden devrilen vinç mi dersin. Hele ki annecigimi oralara ugurlamisken, aklim ister istemez hep orada, yüregimse agzimda.

Neye üzülecegimizi sasirmisken hayat diger taraftan kaldigi yerden devam etmek zorunda. Elimizden hiç birsey gelmiyorsa bile en azindan daha güzel bir gelecek için duyarli, sefkat ve merhametle büyüyen, sevgi dolu çocuklar yetistirebiliriz sanirim. Her anne babanin tek amaci bu zaten, biliyorum. Ve elbette herseyi en basta kendi yavrularimizin mutlulugu için yapariz, ama onlarin mutlulugu icin çabalarken, baskalarini mutsuz etmemeyi, üzmemeyi ögretebiliriz degil mi...?

Su anda bebegimi oyun grubuna alistirip spora gitme çabalarim devam ediyor. Amaç spora gitmekten ziyade, daha çok Melda'yi kisa bir süreligine annesinden ayri kalip, baska çocuklarla vakit geçirebilmeyi ögretmek aslinda. Kizimla 22 aydir tam anlamiyla yapisigiz. Sebebini tam olarak bilmiyorum belki dogustan bir karakter meselesidir bu ama Melda'da sanki tarafimdan terkedilme korkusu var gibime geliyor. Sanirim ise gitmek zorunda oldugum için böyle. Bu durum beni tam anlamiyla mahvediyor. çaktirmadan kaçsam bir dert, annecim ben hemen geri dönücem desem daha büyük bir dert. Sürekli göz hapsindeyim, benim onun bulundugu mekandan ayrilmayacagimdan emin olana kadar rahat degil. Hatta beni elimden tutup eve gitmek istiyor, cünkü evde ikimiz olunca birakmayacagimi cok iyi biliyor.

Daha 22 aylik, tabiki cok cok kücük, ama bazi seyleri çok iyi anladigindan eminim. Ona her gece yatmadan önce ne kadar sevdigimi, asla terketmeyecegimi, gidince her zaman geri dönecegimi defalarca tembih ediyorum. Beni cok iyi anladigindan eminim. Ona hak veriyorum, ben bile su koskoca halimle onu bir dakika göremeyince özlerken, yavruma sonuna kadar hak veriyorum.

Zamanla alisacagiz.


7 Eylül 2015

Anne spora bebek oyuna



Uzun zamandir yapmak istedigim seyi bugün ilk defa gerceklestirdim. Basladigim spor salonunda haftanin 4 günü, 9-11 saatleri arasi çocuk bakicisi var. Melda bugüne kadar ya babasiyla ya da büyükannelerinde kaldigi icin, cevresindeki cocuklar da ona her zaman ilgi ve sevgiyle yaklastiklarindan (bunlar genelde kuzenleri oluyor) farkli cocuklarla bir arada olmaya pek alisik degil. Tabi yakininda ben varsam durum yine degisiyor, ama hem anne yok, hem tanimadigi bir sürü cocuk var... bu durum gercekten yeni bir deneyim oldu bebegim icin.

Bir türlü cesaret edemiyordum arkamdan aglar, durmaz diye, ama oyun oynamaya basladigindan, beni unutup oyuncaklara yöneldiginden beri, dedim bir gün bir yerden baslamam gerek, hadi spora gidelim.

Götürdüm biraktim Melda kusumu, bir durum olursa telefon gelecekti. Spora gidince bir kulagim haliyle hep telefondaydi. Tam 20 dk sonra cagirdilar beni. 20 dk fena bir süre degil aslinda baslangic icin.

Meger benim kusum beni aramamis da kendisinden az büyük baska "fazla aktif" bir erkek çocuktan cekinmis. Melda aslinda cok disa dönük bir cocuk, her gecene laf atar, herkese selam verir ama isin icinde baska yasitlari olunca durum degismis anlasilan. Bence asil sorun diger cocugun cok hareketli olmasi degil, tanimiyor olmasiydi. Kuzum, hem henüz almanca anlamiyor, hem degisik cocuklar, baska bir kadin, fazla geldi tabi. Ama götürmeye devam edecegim. Zamanla alisacak. Bunu aslinda kendim spor yapabileyim diye degil, daha cok hazir firsat varken Melda'nin diger cocuklarla sosyallesebilmesi acisindan cok istiyorum. 2 yasina 2 ay kala yavas yavas almanca ögrenmenin de, tanimadigi cocuklarla oyun oynamanin da ilk adimini atmis olsun diye.

Sali Carsambalari calistigim icin, ancak Pazartesi ve Cumalari var bu firsat elimde. Er ya da geç alisacak, ben nasilsa uzaginda olmayacagim, o iyice alisincaya kadar düzenli olarak götürecegim. Seneye oyun grubuna baslarsa, simdiden alistirma yapmis oluruz, yabancilik cekmez.

Benimse dogum sonrasi verilecek 4 kilom kaldi. Hamilelikte 18-20 kilo kadar aldim. Emzirdigim sürece yedigimden ictigimden asla kismadim, hic dikkat etmedim dogrusu, zaten yeterince hareket halindeydik ve emzirmek müthis aciktiriyor insani. 3 ay önce biraktirdim memeyi, baktim benim yeme icme aynen devam ediyor, mide acilmis :) dedim Zeyno, bu böyle devam etmez, sen bu degilsin, gidecek bu fazla kilolar :) diyerekten basladik spora diyete... 2 si gitti, hadi bakalim. Hedef 60 ;)

1 Eylül 2015

Europa Park - Almanya

Bize yaklasik 150 km uzaklikta olan eglence parkina gittik gecen Cumartesi - ani bir karar oldu. Havanin mükemmel olmasiyla birlikte en az 12 saatimizi orada gecirdik diyebilirim. Ben kaçinci kez gittim bilmiyorum ama her seferinde cok begeniyorum.

Melda'yla cok da fazla birseye binemedik, hele ben hayatimda ilk defa bu kadar az seye binerek döndüm ama cocuklarin yüzü gülünce cok da farketmiyor dogrusu. Yeter ki onlar eglensin dimi. Biz zamaninda yeteri kadar eglendik. Bu arada en son 6 yil evvel gitmisiz ;)






Kendimizi ve minik bidiklari cekmekten çevreyi çekmemisim hic.

Günün Highlight'i kizim icin ikinci basket atisimda kazandigim kocaman bir top oldu. 
Bayiliyor top oynamaya.
Genetik olabilir :)

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...